Günlük 5 milyon kişinin encaneye gittiği ve hergün 15 milyon kutu ilacın satıldığı Türkiye'de bilinçsiz kullanılan ilaçların başında gelen antibiyotik kullanımının 2011 yılında yüzde 3.12 oranında 8 milyon kutu arttığı belirtildi.
Türk Eczacıları Birliği'nden yapılan açıklamada, Türkiye'de antibiyotik kullanımı ile ilgili yaygın yanlışlar bulunduğu, gereksiz kullanılan antibiyotiklerin ölümlere varabilecek ciddi sağlık sorunlarına neden olabileceği hatırlatıldı. Açıklamada, şöyle denildi:
"Antibiyotik kullanımı konusunda yaygın yanlışlıklar vardır. Örneğin; antibiyotik ateş düşürmez, sadece uygun ve doz ve şekillerde kullanılan antibiyotik, hastalığın kaynağı olan enfeksiyonu ortadan kaldırdığı için ateş düşer. Kendi başımıza kullandığımız antibiyotiğin hiçbir etkisi olmayacağı gibi, her antibiyotik her hastalıkta da kullanılmaz. Gereksiz antibiyotik kullanımında, hem uygun antibiyotik kullanılmadığı için hastalık iyileşmeyecek, hem de vücudun antibiyotiklere karşı direnci artacaktır. Böylelikle, her seferinde daha kuvvetli bir antibiyotik kullanmak zorunda kalınacaktır."
KULLANIMI 8 MİLYON KUTU ARTTI
Açıklamada, antibiyotik kullanımının geçen yıl yüzde 3.21 oranında arttığı belirtilerek şöyle devam edildi:
"Bilinçsizce ve çok fazla oranda kullanılan antibiyotikler, direnç oluşmasına ve bir sonraki tedavi aşamasında olumlu sonuç alınamamasına neden olabilmektedir. Geçen yıl, Dünya Sağlık Örgütü, antibiyotik direncinin artık küresel bir tehdit oluşturduğunu ilan etmiş; antibiyotiklerin aşırı ve yanlış kullanımına bağlı gelişen bakteri direncinin enfeksiyon hastalıklarının tedavisinde güçlükler yarattığını belirtmişti. Bu çerçevede antibiyotik direncine karşı, eşgüdüm içerisinde çok disiplinli, küresel bir strateji geliştirilmesini önermişti. Bizler, hekim önerisi olmadan, eczacı danışmanlığı olmadan kullanılan antibiyotiklerin sonu ölümlere varabilecek ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğinin unutulmaması gerektiğini düşünüyoruz."
2006 yılında çıkarılan ve yürürlükteki 5553 sayılı kanın kadim / atalık /ananevi / eski / fıtrî / tabii tohumlarla ilgili pek çok konuda yasaklar getiriyordu. Genetik yapısıyla oynanıp hibrit adı altında satılan tohumları dayatan ve tabii tohumlara yönelik yasak getiren kanunun değişmesi için CHP, TBMM'ye teklif sundu. Gıda Hareketi olarak tüm siyasi partilere bu teklifi destekleme ve bir an evvel kanunlaştırma çağrısı yapıyoruz.
Alman ilaç ve kimya devi Bayer, yabani otlara karşı kullanılan glifosat maddesinin kansere yol açtığı gerekçesiyle hakkında açılan davalarda anlaşma yoluna gitti. Bayer, davacılara 10 milyar 900 milyon dolar ödeyecek.
Türkiye’de GDO’lu tohumun üretim ve satışı yasak olmasına rağmen büyük bir skandal ortaya çıktı. Tarım ve Orman Bakanlığının her türlü deneme ve incelemeleri yapılarak satışına izin verilen belgeli tohum da bile GDO tespit edildi.
Karpuzun içindeki çatlaklar çok büyük bir tehlikenin habercisi olabilir. Bu çatlaklar, forchlorfenuron adındaki büyümeyi artırıcı kimyasalın sonucunda oluşuyor.
Fransız bilim adamlarının yaptığı araştırma, günde fazladan 100 mililitre şekerli içeceğin, kansere yakalanma riskini yüzde 18 artırdığını gösterdi.
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Tıp Fakültesinde bir grup bilim insanı, deney hayvanlarıyla yaptığı çalışmada, yayık tereyağının 'öğrenmeyi olumlu etkilediğini', 'margarinin ise 'depresyonu tetiklediğini' tespit etti. Kaynak: Bilim adamları margarin, ayçiçek yağı, zeytinyağı ve tereyağını inceledi sonuç şaşırtıcı
Akredite laboratuarda yaptırdığım analiz sonuçlarında aflatoksin içermeyen süt bulamadım. Tamamen önlenebilir bu durum üretici hatası olup, sütü işleyen firmalarla hiçbir ilgisi yoktur.
Ülkemizde, dünya sığır ırkları listesine girmiş 4 ana sığır ırkı bulunmaktadır.
Sağlık ve Gıda Güvenliği Hareketi'nin dünyada bir benzeri daha olmayan Ambalajlı İçme Suları Raporu yayınlandığında başta su firmaları olmak üzere Sağlık Bakanlığı'nın saldırısına maruz kalmıştı. Suç duyurularında bulunulmuş ancak savcılar Gıda Hareketi yetkililerini haklı bulmuştu.
Yorum Yap
Yorumlar