İçinize bazı şeyleri atmaktansa ağlamak en güzeli ve en sağlıklısıdır. Ağlamanın nelere yaradığını biliyor musunuz?
Unuttuğumuz şeylerden biri ağlamak. Aslında hem unututk hem de unutturulduk. Bir delikanlı ağladığında 'karı gibi ne ağlıyorsun' diyerek ağlamak aşağılandı ve unutturuldu.
Oysa ağlayabilseydi dertlerinden arınacaktı ama bunu bile çok gördüler.
Şimdi ağlamalı ama neden?
- Dedemizden emanet aldığımız tohumları koruyamadık ona,
- Biz toprağa toprakta bize zehir kusuyor ona,
- Yapıp ettiklerimiz yüzünden bebekler kanserli doğuyor veya bebek yaşlarda kanser oluyor ona,
- İnsanın dışında diğer canlıları da zulüm düzenine mahkup edip azap çektiriyoruz ve onlarda kendi dilleriyle hepmize beddua ediyor ona,
- Korumamız ve imar etmemiz için emrimize verilen yeryüzü cehenneme çevirdik veya çevrilmesini seyrettik ona,
- Çocuklarımızı kısırlaştırıldı bizde seyretmeye devam ediyoruz ona,
- Kendi kendimize soykırım uyguluyoruz ona,
- Dahası bütün ihanetlerimize karşı ağlamalıyız, ağlamalıyız, ağlamalıyız.
Sonra kalkıp ne yaptık bu mukaddes emaneti diyerek silkinip mücadeleye girişmeli!
Bu habere kaynaklık eden nedense;
Özellikle üzüldüğünüzde ağlamak kalbi daha az yoruyor. Çünkü akan her gözyaşı, üzüntülüyken sıkışan kalp damarlarını açıyor.
Ağlayarak, birçok hastalığın baş düşmanı olan stresle başa çıkabilirsiniz. Çünkü bu duygu, şaşırtıcı olsa da, mutluluk hormonlarınızı harekete geçiriyor.
Kederli olduğu günlerde gözyaşı döken insanlar, diğerlerine göre rahatlayarak ve daha iyi uyku çekiyor.
Kişinin güven duygusunu artırıyor. Çünkü gözyaşı döktüğü anda herkesin ona olan ilgisi, ona özgüvenini ve sevildiğini hatırlatıyor.
Gözyaşındaki bir madde, eğer hiç akmazsa göz kuruluğu rahatsızlığına neden oluyor. Ara sıra ağlayan kişi, böylece bu hastalığa yakalanmaktan kurtuluyor.
Sıkıntılı veya sevinçli olduğunda tansiyonu düşen ya da çıkan kişi, ağladığında tansiyonu normale dönüyor.
Sıkıntılı günlerinde iştahı açılan ve kendini yemeğe vuran kişiler, ağlarsa daha az yiyerek formlarını koruyor.
- Ağladığımız zaman, vücudumuzdaki stres hormonları gözyaşlarıyla vücuttan uzaklaşır ve biraz sonra rahatladığımızı hissederiz.
- Gözyaşları sizi ağır bunalımlardan korur.
- Günümüzde tıp uzmanları da ağlamanın fiziksel ve ruhsal sağlığımız açsından çok yararlı olduğunu belirtiyorlar.
2006 yılında çıkarılan ve yürürlükteki 5553 sayılı kanın kadim / atalık /ananevi / eski / fıtrî / tabii tohumlarla ilgili pek çok konuda yasaklar getiriyordu. Genetik yapısıyla oynanıp hibrit adı altında satılan tohumları dayatan ve tabii tohumlara yönelik yasak getiren kanunun değişmesi için CHP, TBMM'ye teklif sundu. Gıda Hareketi olarak tüm siyasi partilere bu teklifi destekleme ve bir an evvel kanunlaştırma çağrısı yapıyoruz.
Alman ilaç ve kimya devi Bayer, yabani otlara karşı kullanılan glifosat maddesinin kansere yol açtığı gerekçesiyle hakkında açılan davalarda anlaşma yoluna gitti. Bayer, davacılara 10 milyar 900 milyon dolar ödeyecek.
Türkiye’de GDO’lu tohumun üretim ve satışı yasak olmasına rağmen büyük bir skandal ortaya çıktı. Tarım ve Orman Bakanlığının her türlü deneme ve incelemeleri yapılarak satışına izin verilen belgeli tohum da bile GDO tespit edildi.
Karpuzun içindeki çatlaklar çok büyük bir tehlikenin habercisi olabilir. Bu çatlaklar, forchlorfenuron adındaki büyümeyi artırıcı kimyasalın sonucunda oluşuyor.
Fransız bilim adamlarının yaptığı araştırma, günde fazladan 100 mililitre şekerli içeceğin, kansere yakalanma riskini yüzde 18 artırdığını gösterdi.
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Tıp Fakültesinde bir grup bilim insanı, deney hayvanlarıyla yaptığı çalışmada, yayık tereyağının 'öğrenmeyi olumlu etkilediğini', 'margarinin ise 'depresyonu tetiklediğini' tespit etti. Kaynak: Bilim adamları margarin, ayçiçek yağı, zeytinyağı ve tereyağını inceledi sonuç şaşırtıcı
Akredite laboratuarda yaptırdığım analiz sonuçlarında aflatoksin içermeyen süt bulamadım. Tamamen önlenebilir bu durum üretici hatası olup, sütü işleyen firmalarla hiçbir ilgisi yoktur.
Ülkemizde, dünya sığır ırkları listesine girmiş 4 ana sığır ırkı bulunmaktadır.
Sağlık ve Gıda Güvenliği Hareketi'nin dünyada bir benzeri daha olmayan Ambalajlı İçme Suları Raporu yayınlandığında başta su firmaları olmak üzere Sağlık Bakanlığı'nın saldırısına maruz kalmıştı. Suç duyurularında bulunulmuş ancak savcılar Gıda Hareketi yetkililerini haklı bulmuştu.
Yorum Yap
Yorumlar