Vicdan sahibi aşçılar yeni bir skandal perdesini araladı: 'Domuz etini sosa batırıp, kırmızı et diye servis ediyoruz.'
'OTEL YÖNETİMİ BASKI YAPIYOR'
Takvim'in "domuz eti ve diğerleri aynı tavada" haberinin ardından elini vicdanına koyan aşçılar, seslerini yükseltti. Aşçılar, işletmelerin çok ucuza aldıkları domuz etini, dana eti diyerek müşterilerine servis ettiklerini söyledi. İstanbul başta olmak üzere Ege ve Akdeniz'de bulunan otellerin aşçıları, otel yönetiminin, kendilerini domuz eti ile kırmızı eti aynı mutfakta pişirmeye ve bunun için aynı tavayı kullanmaya zorladıklarını belirtti. İşte aşçıların domuz eti isyanı:
'CEZAYI GÖZE ALIYORLAR'
30 yıldır Türkiye'nin her yerinde çalıştığını söyleyen eski aşçı E.T., müşterilerin domuz eti ile kırmızı eti ayırt edemediğini söyledi ve ekledi: "Otel yönetimi, aşçıya baskı yapar. Aşçı önüne ne malzeme konulursa onu yapar. Bana göre cezalar az ve caydırıcı değil. Otel yönetimi cezayı göze alıyor. Domuz eti skandalı yıllardır varlığını sürdürüyor."
SOSLU ALDATMACA
BAŞ AŞÇI M.Y.: İstanbul'da lüks bir otelde çalışıyorum. Etin kilosu 60 lira. Domuzun kilosu ise 18 lira. Domuz etinin özellikle arka kısmını bir gün önceden sosa batırıyoruz. Ertesi gün kırmızı et diye servis ediyoruz. Böylece otel kara geçiyor.
BAŞ AŞÇI D.D.: Marmaris'te büyük bir otelde görev yapıyorum. Burada bırakın domuz eti ile diğerlerini aynı tavada pişirmeyi, herkese domuz eti veriliyor. Kimse yediği etin domuz eti olduğunu bilmiyor.
BAŞ AŞÇI N.K.: Antalya'da tatil köyünde çalışıyorum. Et diye domuz eti veriliyor. Avcılar yaban domuzunun kilosunu 6 liradan satıyor. Otelin işine geliyor.
AŞÇI K.İ.T.: İzmir'de 5 yıldızlı bir otelde baş aşçı yardımcısıyım. Yönetmeliğe kimse uymuyor. Domuz etinin piştiği yağda ve tavada diğer etler de pişiriliyor. Kimse denetlemiyor.
Gıda Bakanlığı'nın yönetmeliğine göre domuz etlerinin diğer kırmızı etlerle yan yana bulunması yasak.
Ancak menüsünde domuz eti bulunduran birçok hotel ve restoran, bu etleri diğerleriyle aynı yerde muhafaza edip aynı tavada pişiriyor. Önceki gün denetime çıkan Kağıthane Tarım Müdürlüğü yetkilileri, 5 yıldızlı bir otele 2 bin 560 TL ceza kesti. Domuz eti pişiren otel, iftar yemeği de veriyor. Gıda Mühendisleri Odası Marmara Şube Başkanı Sedat Kuru, otelde kalacak kişilerin dikkat etmesi gerektiğini söylüyor.
Hayvansal Gıdalar İçin Özel Hijyen Kuralları Yönetme-liği'ne göre bir işletme, ürünlerinde domuz etine yer verecekse bunun için ayrı mutfağa sahip olması gerekiyor. Ancak domuz etlerine ilişkin faaliyet yürüten birçok işletme bu kurala uymuyor. Müşterilerin, otel mutfağı hakkında bilgi sahibi olma hakkı bulunduğunu hatırlatan Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Birliği Başkanı Timur Bayındır, “Eğer bir otel işlerinin sürdürülebilir olmasını istiyorsa yönetmeliklere uymak zorunda. Her ne kadar bizim otellerimizin mutfaklarında kullanılan malzemeler dezenfekte edilse de çok detaylı yıkansa da sonuçta kanunlara uymak zorundayız.” diyor.
Türkiye'de gıda konusundaki cezaların adaletli olmadığını belirten Gıda Güvenliği Hareketi Başkanı Kemal Özer de şu eleştiride bulunuyor. “Bir otele 2 bin 560 lira ceza kesmek, ona ‘Bu işe devam et' demektir. Bunun karşılığı kapatma olmalı. Hele ki aynı yere ikinci kez ceza kesilmesi o işletmenin lisansının bile iptal edilmesini gerektirir.” Yabancı ülkelerden de örnek veren Özer, “Yabancı bir ülkeye gittiğinizde restoranın girişinde hayvanları simgeleyen işaretler vardır. Bunlara bakar ona göre o restoranı tercih eder veya etmezsiniz. Ancak bizim ülkemiz Müslüman olmasına rağmen böyle bir çalışma maalesef yok.” ifadelerini kullanıyor.
2006 yılında çıkarılan ve yürürlükteki 5553 sayılı kanın kadim / atalık /ananevi / eski / fıtrî / tabii tohumlarla ilgili pek çok konuda yasaklar getiriyordu. Genetik yapısıyla oynanıp hibrit adı altında satılan tohumları dayatan ve tabii tohumlara yönelik yasak getiren kanunun değişmesi için CHP, TBMM'ye teklif sundu. Gıda Hareketi olarak tüm siyasi partilere bu teklifi destekleme ve bir an evvel kanunlaştırma çağrısı yapıyoruz.
Alman ilaç ve kimya devi Bayer, yabani otlara karşı kullanılan glifosat maddesinin kansere yol açtığı gerekçesiyle hakkında açılan davalarda anlaşma yoluna gitti. Bayer, davacılara 10 milyar 900 milyon dolar ödeyecek.
Türkiye’de GDO’lu tohumun üretim ve satışı yasak olmasına rağmen büyük bir skandal ortaya çıktı. Tarım ve Orman Bakanlığının her türlü deneme ve incelemeleri yapılarak satışına izin verilen belgeli tohum da bile GDO tespit edildi.
Karpuzun içindeki çatlaklar çok büyük bir tehlikenin habercisi olabilir. Bu çatlaklar, forchlorfenuron adındaki büyümeyi artırıcı kimyasalın sonucunda oluşuyor.
Fransız bilim adamlarının yaptığı araştırma, günde fazladan 100 mililitre şekerli içeceğin, kansere yakalanma riskini yüzde 18 artırdığını gösterdi.
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Tıp Fakültesinde bir grup bilim insanı, deney hayvanlarıyla yaptığı çalışmada, yayık tereyağının 'öğrenmeyi olumlu etkilediğini', 'margarinin ise 'depresyonu tetiklediğini' tespit etti. Kaynak: Bilim adamları margarin, ayçiçek yağı, zeytinyağı ve tereyağını inceledi sonuç şaşırtıcı
Akredite laboratuarda yaptırdığım analiz sonuçlarında aflatoksin içermeyen süt bulamadım. Tamamen önlenebilir bu durum üretici hatası olup, sütü işleyen firmalarla hiçbir ilgisi yoktur.
Ülkemizde, dünya sığır ırkları listesine girmiş 4 ana sığır ırkı bulunmaktadır.
Sağlık ve Gıda Güvenliği Hareketi'nin dünyada bir benzeri daha olmayan Ambalajlı İçme Suları Raporu yayınlandığında başta su firmaları olmak üzere Sağlık Bakanlığı'nın saldırısına maruz kalmıştı. Suç duyurularında bulunulmuş ancak savcılar Gıda Hareketi yetkililerini haklı bulmuştu.
Yorum Yap
Yorumlar