“Başbakanımız bu vahim tabloya el koymazsa; toplum el koyar”

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın gıda tağşişleri ile ilgili teşhirlerini değerlendiren Sağlık ve Gıda Güvenliği Hareketi Başkanı Kemal Özer; “Gıda konusunda dünyanın en sabıkalı ülkelerinden biri olan Türkiye’de faturanın 8-10 firmaya kesilmesini asla doğru bulmuyoruz” dedi.

“Başbakanımız bu vahim tabloya el koymazsa;  toplum el koyar”

Türkiye'nin gıda konusunda güvensiz bir ülke olduğunu belirten Gıda Hareketi Başkanı Kemal Özer; ülkemizde gıdaların sağlık, tağşiş, kimyasal kalıntı, zararlı katkı maddesi içerme, GDO içeriği ve dinî hassasiyetler açısından hiçbir özenin gösterilmediğini söyledi.

GIDANIN BESLEYİCİLİĞİYLE DEĞİL, ŞİRKETLERİN ÇIKARIYLA İLGİLİLER

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın bugüne kadar ki uygulamaları ve özellikle de son birkaç aydır yaşananların ilave bir söze hacet bırakmadığını dile getiren Kemal Özer; “Gelişmeler bir kez daha göstermiştir ki, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı gıdanın niteliği, yani besleyiciliğiyle değil, sadece ekonomik büyüklüğü ile ilgilenmektedir.

Bakanlığı, gıda meselesine toplumun sağlığı ve inançları açısından yaklaşmamakla suçlayan Gıda Hareketi Başkanı; “Bakanlığın tüm derdi ekonomik büyüklük ve rakamsal oyunlardır” dedi.

BAKANLIK SON 2 YILIN GIDA TERÖRİSTLERİNİ GİZLİYOR

Tablonun çok kötü olması nedeniyle Bakanlığın, 2010 ve 2011 yılında yapılan denetim sonuçlarını açıklayamadığını belirten Gıda Hareketi Lideri bu nedenle Bakanlığa dava açtıklarını açıkladı. Mehdi Eker'in yönettiği Tarım Bakanlığı'ndan hiçbir beklentimiz yok diyen Özer; “Bakanlığın son minik adımlarının hiçbir samimiyeti yok” diyor.

75 MİLYONLUK DEV BİR ÜLKEDE SADECE 9 TAĞŞİŞCİ Mİ VAR?

Aralarında Türkiye'nin en büyük gıda üreticilerinin de bulunduğu, 2012 yılının ilk 3 ayında yapılan denetimlerde binlerce üründe tağşiş, virüs ve bakteri bulunduğunu iddia eden Gıda Hareketi Lideri Kemal Özer; “Bir haber programı 25 numune alıp analiz yaptırınca yarısından fazlası sorunlu çıkarken, bir ülkenin Bakanlığı yılın ilk 3 ayı geride kalmışken sadece 9 firmanın tağşiş yaptığı veya sağlıksız ürün ürettiğini söylemesi ciddiyetten uzak olup, hem toplumla hem de üreticilerle alay etmektir” diyor.

BASIN İÇİN RESİM ARŞİVİ

 

EKER, TV PROGRAMI ÖNCESİ ELİNİ GÜÇLENDİRMEK İSTEDİ

Mehdi Eker'in son açıklamasının, katılacağı bir televizyon programının bir saat öncesine denk getirilmesini kara mizah olarak niteleyen Özer, açıklamasında şu görüşleri dile getirdi: “Sayın Eker program öncesinde elini güçlendirmek için on binlerce hilekârın içinden bir kaçını kurban seçmiştir. Olup biten bundan ibarettir. Tüm denetimler ile olumlu ve olumsuz tüm sonuçlar, ayrıntılarıyla açıklanmadığı müddetçe bu açıklamaların hiçbir kıymeti harbiyesi yoktur. Bu olsa olsa bakanlığın yerlerde sürünen itibarını kurtarma operasyonu olablir.

Bugün ürününde tağşiş olmayan, zararlı katkı maddesi kullanmayan, İslam dininde haram kabul edilen kaynaklardan elde edilen mâmul veya yarı mâmul madde içermeyen ürün bulmak neredeyse imkânsızdır.”

BAKANLIK İÇTEN İÇE KAYNIYOR

Bakanlığın birçok yöneticisinden kendilerine sürekli skandallarla ilgili bilgiler geldiğini açıklayan Özer; “Biliyoruz ki Bakanlık içten içe kaynamaktadır. Ancak çoğu yönetici rızkının korkusuyla susmakta. Mesela süt ve süt ürünlerinden tereyağını alıp margarin eklediği tespit edilen Türkiye'nin en büyük gıda üreticilerinin isimleri gizlendiği halde birkaç markanın ismi açıklanmıştır. Bunda nasıl bir iyi niyet olabilir? Bunun günü kurtarmak olduğu açık seçik ortadadır. Bakanlık iyi niyetli olsaydı, olumlu olumsuz tüm denetimleri düzenli olarak web sitesinden yayınlar, ne kadar denetim yapıldığı iyi ve kötü, olanca şeffaflığıyla kamuoyu tarafından görülürdü. Oysa mevcut açıklama biçiminin, siyasi bir mülahaza içerebilir olması bile tek başına, sorun olarak yeterlidir” dedi.

75 MİLYONU ALDAT, 10 BİN LİRAYLA KURTUL

Türkiye'de hem ‘mevzuat sorunu', hem ‘yönetim sorunu' olduğunu iddia eden Gıda Hareketi Başkanı; tağşiş için günlük yüz binlerce lira haksız kazanç elde eden bir işletme, hasbelkader yakalanırsa 10 bin lira ceza ödeyerek kurtulmaktadır. Bu sistemin kendisi hileyi teşvik etmektedir görüşünde.

MEHDİ EKER, BAŞBAKAN'I YANILTMAYA KALKTI

Hafızalarımızı yokladığımızda 19 Kasım 2010 günü Ak Parti grup toplantısında Mehdi Eker'in çelişkili rakamlar vermesi üzerine Başbakan Erdoğan, Eker'e hitaben: “Bana bildiğim matematiği unutturdun” diyerek tepkisini göstermişti. Başbakan'ı yanıltmaya kalkan birinin toplumu yanıltmasından daha doğal ne olabilir?” diyen Kemal Özer; “Hâlâ anlamadığımız şey Başbakan'ı yanıltmaya kalkan biri, nasıl olurda bakanlık koltuğunda kalmaya devam eder?” diye soruyor.

BALLI, LİMONLU, ÇİLEKLİ, SÜTLÜ DENİLEN ÜRÜNLER BUNLARI İÇERMEZ

“Glikoza bal aroması ekleyip satmak elbette sahtekârlıktır. Peki, ürünlerine yapay bal aroması ekleyip ‘ballı süt/çikolata/yoğurt' diye satmak sahtekârlık değil mi?” diye soran Gıda Hareketi Lideri, piyasadaki sayısız ürün çilek içermediği hâlde çilekli, bal içermediği hâlde ballı, vişne içermediği hâlde vişneli, limon içermediği hâlde limonlu ifadeleriyle satılmakta ve Bakanlık da bunlara göz yummaktadır. Hatta teşvik etmektedir. Bu nasıl vicdan, bu nasıl adalet diye isyan etti. “Sağlık Bakanı, her dört çocuktan birinin psikolojik sorunu olduğunu belirtiyor. Gencecik bir çocuğun nasıl bir psikolojik sorunu olabilir” diyen Özer; “Çocuklara yedirilen bu sağlıksız ürünler bırakınız psikolojik sorunları, hem delirtir hem de öldürür” dedi.

VİŞNE RENKLİ ÜRÜNLER, BİTİN KANINDAN

“Müslüman bir ülkede, ürünlerinde E120 kodlu ‘Karmin/Kokhineal' adlı minik bitlerden elde edilen renklendiricileri kullanan arsızların pirim yaptığı ve haberler karşısında kıllarını bile kıpırdatmadıkları bir ülkede, keşke tüm sorun salam ve sucuğa dana eti yerine hindi eti katmaktan ibaret olsa” dedi.

BAŞBAKAN'IN VİCDANINA SESLENİYORUZ

Başbakan Erdoğan'ın artık gıda sorununa el atması gerektiğini söyleyen Gıda Hareketi Başkanı Kemal Özer; Başbakan Erdoğan'ın artan sağlık sorunlarını, kısırlaşan toplumu, inancımıza aykırı gıda üretilmesine sessiz kalmasına anlam veremiyoruz. Bizim tanıdığımız Recep Tayyip Erdoğan, buna çoktan müdahale etmeliydi ama ne yazık ki hâlâ etmedi. Biz Sayın Başbakan'ın; hiçbir insanın, hiçbir canlının hak etmediği bu vahim tabloya müdahale etmesini sabırsızlıkla bekliyoruz” dedi.

 

Yorum Yap

Yorumlar

Henüz yorum yapılmadı!
CHP'den eksik ama doğru tohum hamlesi

CHP'den eksik ama doğru tohum hamlesi

2006 yılında çıkarılan ve yürürlükteki 5553 sayılı kanın kadim / atalık /ananevi / eski / fıtrî / tabii tohumlarla ilgili pek çok konuda yasaklar getiriyordu. Genetik yapısıyla oynanıp hibrit adı altında satılan tohumları dayatan ve tabii tohumlara yönelik yasak getiren kanunun değişmesi için CHP, TBMM'ye teklif sundu. Gıda Hareketi olarak tüm siyasi partilere bu teklifi destekleme ve bir an evvel kanunlaştırma çağrısı yapıyoruz.

Bayer insanlığı kanser yaptığını kabul etti

Bayer insanlığı kanser yaptığını kabul etti

Alman ilaç ve kimya devi Bayer, yabani otlara karşı kullanılan glifosat maddesinin kansere yol açtığı gerekçesiyle hakkında açılan davalarda anlaşma yoluna gitti. Bayer, davacılara 10 milyar 900 milyon dolar ödeyecek.

GDO'lu tohum yok cümleleri yalanmış, işte gerçekler

GDO'lu tohum yok cümleleri yalanmış, işte gerçekler

Türkiye’de GDO’lu tohumun üretim ve satışı yasak olmasına rağmen büyük bir skandal ortaya çıktı. Tarım ve Orman Bakanlığının her türlü deneme ve incelemeleri yapılarak satışına izin verilen belgeli tohum da bile GDO tespit edildi.

Meyve ve sebzelerdeki büyüme hormonuna dikkat

Meyve ve sebzelerdeki büyüme hormonuna dikkat

Karpuzun içindeki çatlaklar çok büyük bir tehlikenin habercisi olabilir. Bu çatlaklar, forchlorfenuron adındaki büyümeyi artırıcı kimyasalın sonucunda oluşuyor.

Şeker ve şekerli içecekler kanser riskini artırıyor

Şeker ve şekerli içecekler kanser riskini artırıyor

Fransız bilim adamlarının yaptığı araştırma, günde fazladan 100 mililitre şekerli içeceğin, kansere yakalanma riskini yüzde 18 artırdığını gösterdi.

Gerçekler er geç ortaya çıkar: İşte ilginç bir araştırma

Gerçekler er geç ortaya çıkar: İşte ilginç bir araştırma

Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Tıp Fakültesinde bir grup bilim insanı, deney hayvanlarıyla yaptığı çalışmada, yayık tereyağının 'öğrenmeyi olumlu etkilediğini', 'margarinin ise 'depresyonu tetiklediğini' tespit etti. Kaynak: Bilim adamları margarin, ayçiçek yağı, zeytinyağı ve tereyağını inceledi sonuç şaşırtıcı

'Aflatoksin içermeyen süt bulamadım'

'Aflatoksin içermeyen süt bulamadım'

Akredite laboratuarda yaptırdığım analiz sonuçlarında aflatoksin içermeyen süt bulamadım. Tamamen önlenebilir bu durum üretici hatası olup, sütü işleyen firmalarla hiçbir ilgisi yoktur.

Yerli sığır ırklarımız ve sağlıklı süt

Yerli sığır ırklarımız ve sağlıklı süt

Ülkemizde, dünya sığır ırkları listesine girmiş 4 ana sığır ırkı bulunmaktadır.

Gıda Hareketi bir kez daha haklı çıktı

Gıda Hareketi bir kez daha haklı çıktı

Sağlık ve Gıda Güvenliği Hareketi'nin dünyada bir benzeri daha olmayan Ambalajlı İçme Suları Raporu yayınlandığında başta su firmaları olmak üzere Sağlık Bakanlığı'nın saldırısına maruz kalmıştı. Suç duyurularında bulunulmuş ancak savcılar Gıda Hareketi yetkililerini haklı bulmuştu.