Gıda Hareketi Başkanı Kemal Özer, 'Kudüs hurması' şeklinde bir hurma türü bulunmadığını kaydederek, bu adla satılan ürünler genetik müdahaleye maruz kalmış İsrail hurmaları olduğunu bildirdi. Özer; ''Kudüs hurması' adlı yalana verilen her kuruş, Gazze'ye sıkışan kurşundur. Müslümanları akıllarını başlarına almaya çağırıyorum' dedi.
Kemal Özer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yılın her döneminde tüketilmesi gereken, sıhhat açısından son derece faydalı bir meyve olduğunu belirtti.
Hurmanın "mebrum", "meşruk", "sukkari", "acve", "amber, "sogay", "safavi", "berni", "hudri" ve “behri” gibi türleri bulunduğunu ifade eden Özer, Türkiye'de en çok talep edilen Medine hurması olarak bilinen mebrum ve meşruk türleri olduğunu Arapların ise daha çok "sukkari" türünü tercih ettiklerini ifade etti.
Son yıllarda Türkiye'de "Kudüs hurması" adıyla iri taneli İsrail hurmalarının pazarlandığını aktaran Özer, "Orijinal ambalajları incelediğinizde de ürünün Kudüs'le alakasının olmadığını, bilakis Telaviv ürünü olduğunu görürsünüz. Literatürde “Kudüs hurması” adlı bir tür yok. Kudüs hurması adıyla satılan hurma “medjoul” isimli hurma türünün genetik yapısıyla oynanmış halidir. İsrail'in genetik yapısıyla oynanmış hurmasının Kudüs Hurması adıyla pazarlanması, Müslümanların aldatılmasına yönelik bir pazarlama oyunudur. Bu aslında hem bir İsrail oyunu, hem de ahlaki sınır tanımayan sözde dindar bir yapının, Müslüman toplumun duygularını sömürmesidir” diye konuştu.
“Medjoul” hurmasının orijinali ile genetik yapısı değiştirilmiş sözde Kudüs hurmasını yan yana getirdiğimizde bile hiçbir benzerliğin kalmadığının çıplak gözle bile rahatlıkla görülebileceğini dile getiren Gıda Hareketi Başkanı yazar Kemal Özer, İsrail'de yetişen “Dehri” adlı hurmanın da Güney Afrika menşeli imiş gibi etiketlenerek piyasaya sürüldüğünü belirtti.
“Kudüs Hurması” sahte adıyla pazarlanan tür ile ve “Dehri” türünün tüketilmesi Filistin ve Kudüs davalarına ihanet olduğunu belirten Özer; “Bunların alınıp birde iftar edilmesinin önceki gün Filistin'de linç edilen Muhammed Ebu Hüdayr'ların katillerini teşvik etmek anlamına gelir” dedi.
Piyasada mısır glikozuna batırılarak tadı artırılıp satılan hurmalar da olduğunu kaydeden Özer, bu tür ucuz ve sağlıksız hurmalara itibar etmemelerini tavsiye etti.
Organik sertifikalı bir hurmayı analiz ettirdiklerini ve analizin sonucunda tarımsal kimyasala rastlandığını kaydeden Özer, "Organik sertifikalı üründe dahi bu çıkmışsa diğerlerinde daha da dikkatli olmak gerekir. Pestisit içermediğine dair güncel belge sunabilen hurmaların özellikle Ramazan'da olmak üzere devamlı olarak yenilmesi gerekir" ifadelerini kullandı.
2006 yılında çıkarılan ve yürürlükteki 5553 sayılı kanın kadim / atalık /ananevi / eski / fıtrî / tabii tohumlarla ilgili pek çok konuda yasaklar getiriyordu. Genetik yapısıyla oynanıp hibrit adı altında satılan tohumları dayatan ve tabii tohumlara yönelik yasak getiren kanunun değişmesi için CHP, TBMM'ye teklif sundu. Gıda Hareketi olarak tüm siyasi partilere bu teklifi destekleme ve bir an evvel kanunlaştırma çağrısı yapıyoruz.
Alman ilaç ve kimya devi Bayer, yabani otlara karşı kullanılan glifosat maddesinin kansere yol açtığı gerekçesiyle hakkında açılan davalarda anlaşma yoluna gitti. Bayer, davacılara 10 milyar 900 milyon dolar ödeyecek.
Türkiye’de GDO’lu tohumun üretim ve satışı yasak olmasına rağmen büyük bir skandal ortaya çıktı. Tarım ve Orman Bakanlığının her türlü deneme ve incelemeleri yapılarak satışına izin verilen belgeli tohum da bile GDO tespit edildi.
Karpuzun içindeki çatlaklar çok büyük bir tehlikenin habercisi olabilir. Bu çatlaklar, forchlorfenuron adındaki büyümeyi artırıcı kimyasalın sonucunda oluşuyor.
Fransız bilim adamlarının yaptığı araştırma, günde fazladan 100 mililitre şekerli içeceğin, kansere yakalanma riskini yüzde 18 artırdığını gösterdi.
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Tıp Fakültesinde bir grup bilim insanı, deney hayvanlarıyla yaptığı çalışmada, yayık tereyağının 'öğrenmeyi olumlu etkilediğini', 'margarinin ise 'depresyonu tetiklediğini' tespit etti. Kaynak: Bilim adamları margarin, ayçiçek yağı, zeytinyağı ve tereyağını inceledi sonuç şaşırtıcı
Akredite laboratuarda yaptırdığım analiz sonuçlarında aflatoksin içermeyen süt bulamadım. Tamamen önlenebilir bu durum üretici hatası olup, sütü işleyen firmalarla hiçbir ilgisi yoktur.
Ülkemizde, dünya sığır ırkları listesine girmiş 4 ana sığır ırkı bulunmaktadır.
Sağlık ve Gıda Güvenliği Hareketi'nin dünyada bir benzeri daha olmayan Ambalajlı İçme Suları Raporu yayınlandığında başta su firmaları olmak üzere Sağlık Bakanlığı'nın saldırısına maruz kalmıştı. Suç duyurularında bulunulmuş ancak savcılar Gıda Hareketi yetkililerini haklı bulmuştu.
Yorum Yap
Yorumlar