Dünyanın 'Ekin Sapı Devrimi', kitabıyla tanıdığı alternatif tarım sistemi geliştiricisi ve uygulayıcısı Japon Masanobu Fukuoka'nın tabiatla bütünleşmek isteyenler için eşsiz bir yol gösterici 'Doğal Tarımın Yolu' kitabı çıktı.
Toprağı sürmeden, gübrelemeden, ilaçlama yapmadan, ağacı budamadan tarım yapmanın yöntemlerini merak edenler için esssiz bir eser olan Masanobu Fukuoka yeni eseri, "Doğal Tarımın Yolu" Kaos yayınlarından çıktı.
İşte kitabın kapat yazısı:
Masanobu Fukuoka, bilim dünyasını terk edip, doksan beş yıllık ömrünün yetmiş yılını doğal yaşamın bütünlüklü temeli olan tabiî tarımı keşfedip uygulamaya adamış ender insanlardan biridir.
Yaşadığımız şu “yeteneksizleştirici uzmanlıklar çağı”nda, insan toplumu ve batiatın tüm yönlerinin birbiriyle son derece karmaşık şekilde bağıntılı olduğunu kavramış ve bunu, kendi tabiî tarım pratiğiyle, yadsınamaz şekilde gözler önüne sermiştir. Paradoksal bilgeliği nedeniyle Japonya'da “günümüzün Lao-Tzu”su olarak adlandırılan Fukuoka, bu kitabıyla bize doğayla uyumlu, sağlık, huzur ve haz dolu bir yaşamın felsefî/pratik yolunu gösterir.
Fukuoka, bizi çiftliğindeki arpa, çeltik ve buğday tarlalarında, bin bir çeşit meyve ve sebzenin bir arada gelişip serpildiği bahçelerinde gezdirirken sanki ince bir serzenişte bulunur: Yeryüzüyle barışmanın yolu beton, metal ve plastik esaretindeki kentli yaşam tarzının değiştirilmesinden geçer. Bu, doğayla olduğu kadar kendimizle de barışık olacağımız yoldur.
İnsan medeniyetinin tüm “başarılarının” tabiat karşısındaki acizliğini gören ve hepimiz için görünür kılan Fukuoka, toprağı sürmeden, gübrelemeden, ilaçlama yapmadan, ağacı budamadan tarım yapmanın yöntemlerini gayet ayrıntılı şekilde gösterirken, her şeyi kendi yurdunda ve mevsiminde, yalnızca ihtiyacımız kadar yetiştirmenin önemini vurgular. Bilimin doğayı örseleyen müdahalelerinden kendini kurtarmış hakikî bir tarımın ve yaşamın izini süren Fukuoka, bize felsefî olduğu kadar gerçekçi de olan bir yaşam imkânı sunar.
Doğal Tarımın Yolu, kapsamlı içeriği ve akıcı anlatımıyla herkesin yararlanıp uygulayabileceği rehber niteliğinde bir kitaptır.
Kitabın adı: Doğal Tarımın Yolu - Felsefesi ve Uygulaması
Yazarı: Masanobu Fukuoka
Çeviren: Meltem Altan
Isbn: 978 975 7005 27 8
Ebatı: 18 x 25.5 cm. 296 syf., çizimli, fotoğraflı.
2006 yılında çıkarılan ve yürürlükteki 5553 sayılı kanın kadim / atalık /ananevi / eski / fıtrî / tabii tohumlarla ilgili pek çok konuda yasaklar getiriyordu. Genetik yapısıyla oynanıp hibrit adı altında satılan tohumları dayatan ve tabii tohumlara yönelik yasak getiren kanunun değişmesi için CHP, TBMM'ye teklif sundu. Gıda Hareketi olarak tüm siyasi partilere bu teklifi destekleme ve bir an evvel kanunlaştırma çağrısı yapıyoruz.
Alman ilaç ve kimya devi Bayer, yabani otlara karşı kullanılan glifosat maddesinin kansere yol açtığı gerekçesiyle hakkında açılan davalarda anlaşma yoluna gitti. Bayer, davacılara 10 milyar 900 milyon dolar ödeyecek.
Türkiye’de GDO’lu tohumun üretim ve satışı yasak olmasına rağmen büyük bir skandal ortaya çıktı. Tarım ve Orman Bakanlığının her türlü deneme ve incelemeleri yapılarak satışına izin verilen belgeli tohum da bile GDO tespit edildi.
Karpuzun içindeki çatlaklar çok büyük bir tehlikenin habercisi olabilir. Bu çatlaklar, forchlorfenuron adındaki büyümeyi artırıcı kimyasalın sonucunda oluşuyor.
Fransız bilim adamlarının yaptığı araştırma, günde fazladan 100 mililitre şekerli içeceğin, kansere yakalanma riskini yüzde 18 artırdığını gösterdi.
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Tıp Fakültesinde bir grup bilim insanı, deney hayvanlarıyla yaptığı çalışmada, yayık tereyağının 'öğrenmeyi olumlu etkilediğini', 'margarinin ise 'depresyonu tetiklediğini' tespit etti. Kaynak: Bilim adamları margarin, ayçiçek yağı, zeytinyağı ve tereyağını inceledi sonuç şaşırtıcı
Akredite laboratuarda yaptırdığım analiz sonuçlarında aflatoksin içermeyen süt bulamadım. Tamamen önlenebilir bu durum üretici hatası olup, sütü işleyen firmalarla hiçbir ilgisi yoktur.
Ülkemizde, dünya sığır ırkları listesine girmiş 4 ana sığır ırkı bulunmaktadır.
Sağlık ve Gıda Güvenliği Hareketi'nin dünyada bir benzeri daha olmayan Ambalajlı İçme Suları Raporu yayınlandığında başta su firmaları olmak üzere Sağlık Bakanlığı'nın saldırısına maruz kalmıştı. Suç duyurularında bulunulmuş ancak savcılar Gıda Hareketi yetkililerini haklı bulmuştu.
Yorum Yap
Yorumlar