Obezitenin yaygınlaşmasının, dünyada fazladan bir milyar insan yaşıyormuş gibi, kaynakların tükenmesine yol açtığı saptandı.
İngiliz tıp dergisi BMC Public Health'ın habe rine göre, Kuzey Amerika kıtasında yaşayan insan sayısı dünya nüfusunun yüzde 6'sını oluşturuyor.
Ancak dünyadaki obezlerin üçte biri bu kıtada yaşıyor. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre dünyadaki toplam insan ağırlığını 287 milyon ton olarak hesaplayan Londra Hijyen ve Tropikal Tıp Okulu'ndan araştırmacılar, bunun 15 milyon tonunun aşırı kilolu, 3.5 milyon tonunun da obez olduğunu kaydetti.
Araştırmada normal vücut ağırlığının 62 kilogram olduğu, ancak bunun Kuzey Amerika'da 80.7, Asya'da ise 57.7 kilogram olarak görüldüğü belirtildi.
'JAPONYA ÖRNEK ÜLKE'
Dünya nüfusunun yüzde 61'inin yaşadığı Asya kıtasında obezitenin yüzde 13 oranında olduğu açıklandı. Araştırmayı yürüten uzmanlardan Prof. Dr. Ian Roberts, artan obezitenin, kaynakları daha hızlı tükettiğini söyledi. Prof. Dr. Roberts'a göre aşırı tüketim yüzünden, doğal kaynaklar sanki dünyada bir milyar fazladan insan varmış gibi orantısız bir şekilde yok oluyor.
Prof. Dr. Roberts "Obezitenin tanımından, bu sorunla etkin şekilde mücadeleye kadar bir dizi reformun yapılması şart. Japonya bu konuda harika bir örnek. Yüksekyaşam standartlarını korumaları sonucu hem modern hem de geleneksel yöntemlerle obezite ile mücadele ediyorlar" dedi.
BİR OBEZ ÜÇ KİŞİ DEMEK!
Ayça Kaya (İç Hastalıkları Uzmanı): Her bir obez üç kişilik yemek yiyor ve bu bazen altı kişiye kadar çıkabiliyor. Normal kilodaki bir insanın günlük ortalama aldığı kalori 1500'dür. Ama obezlerde bu 4 bin 500-5 bin kaloriyi buluyor. Elle yenen yiyecekler obez olmayı kolaylaştırıyor. Türkiye'de obezlerln yüzde 35'i simit-lahmacun tüketirken, sadece yüzde 51 hamburger-patatesi tercih ediyor.
TÜRKİYE'DE 22 MİLYON OBEZ VAR
Sağlık Bakanlığı verilerine göre Türkiye'de 100 erkekten 21'i, 100 kadından 41'i obez yani obezite en hızlı yayılan hastalık. Nüfusun yüzde 30'unun vücut kitle indeksi 30'un üzerinde. En çok obez İç Anadolu Bölgesi'nde bulunuyor. 4 kişiden biri obez. Yaşlanmaya bağlı olarak artan obezlik 50 yaşından sonra çok yükseliyor. Obezitenin en düşük olduğu bölge ise Doğu Anadolu. (Habertürk)
2006 yılında çıkarılan ve yürürlükteki 5553 sayılı kanın kadim / atalık /ananevi / eski / fıtrî / tabii tohumlarla ilgili pek çok konuda yasaklar getiriyordu. Genetik yapısıyla oynanıp hibrit adı altında satılan tohumları dayatan ve tabii tohumlara yönelik yasak getiren kanunun değişmesi için CHP, TBMM'ye teklif sundu. Gıda Hareketi olarak tüm siyasi partilere bu teklifi destekleme ve bir an evvel kanunlaştırma çağrısı yapıyoruz.
Alman ilaç ve kimya devi Bayer, yabani otlara karşı kullanılan glifosat maddesinin kansere yol açtığı gerekçesiyle hakkında açılan davalarda anlaşma yoluna gitti. Bayer, davacılara 10 milyar 900 milyon dolar ödeyecek.
Türkiye’de GDO’lu tohumun üretim ve satışı yasak olmasına rağmen büyük bir skandal ortaya çıktı. Tarım ve Orman Bakanlığının her türlü deneme ve incelemeleri yapılarak satışına izin verilen belgeli tohum da bile GDO tespit edildi.
Karpuzun içindeki çatlaklar çok büyük bir tehlikenin habercisi olabilir. Bu çatlaklar, forchlorfenuron adındaki büyümeyi artırıcı kimyasalın sonucunda oluşuyor.
Fransız bilim adamlarının yaptığı araştırma, günde fazladan 100 mililitre şekerli içeceğin, kansere yakalanma riskini yüzde 18 artırdığını gösterdi.
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Tıp Fakültesinde bir grup bilim insanı, deney hayvanlarıyla yaptığı çalışmada, yayık tereyağının 'öğrenmeyi olumlu etkilediğini', 'margarinin ise 'depresyonu tetiklediğini' tespit etti. Kaynak: Bilim adamları margarin, ayçiçek yağı, zeytinyağı ve tereyağını inceledi sonuç şaşırtıcı
Akredite laboratuarda yaptırdığım analiz sonuçlarında aflatoksin içermeyen süt bulamadım. Tamamen önlenebilir bu durum üretici hatası olup, sütü işleyen firmalarla hiçbir ilgisi yoktur.
Ülkemizde, dünya sığır ırkları listesine girmiş 4 ana sığır ırkı bulunmaktadır.
Sağlık ve Gıda Güvenliği Hareketi'nin dünyada bir benzeri daha olmayan Ambalajlı İçme Suları Raporu yayınlandığında başta su firmaları olmak üzere Sağlık Bakanlığı'nın saldırısına maruz kalmıştı. Suç duyurularında bulunulmuş ancak savcılar Gıda Hareketi yetkililerini haklı bulmuştu.
Yorum Yap
Yorumlar